Anaksimenes Kimdir? Anaksimenes’in Arkhe Problemi

Anaksimenes (M.Ö 585 – 525), Antik Yunan’ın Milet şehrinde yaşamış Sokrates öncesi bir filozoftur. Hayatına ilişkin detaylar pek fazla bilinmemekle birlikte hiçbir eseri de günümüze kadar ulaşmamıştır. Anaksimenes’e ilişkin bilgiler sadece Aristoteles gibi sonraki dönemlerde yaşayan filozoflar tarafından verilen bilgilere dayanmaktadır.

Anaksimenes, Thales ve Anaksimandros ile birlikte Milet Okulu’nun kurucu filozofları arasında yer alır. Bu filozoflar, evrenin temel maddesi ya da “ilk nedeni” sorusuna cevap aramış ve farklı maddeler öne sürmüştür. Çalışmaları, daha sonraları yaşamış Platon ve Aristoteles gibi Antik Yunan filozoflarını ise derinden etkilemiştir.

Milet okulunun kurucuları, bir noktada diğer filozoflardan ayrılıyordu. O zamanki genel anlayışa göre evren, tanrılar tarafından yaratılmış ve içindeki olaylar tanrıların isteğine göre gerçekleşiyordu. Thales, Anaksimandros ve Anaksimenes’e göre ise evrenin nasıl işlediği konusunda daha basit ve rasyonel bir açıklama mevcuttu. Ancak her biri arkheyi, yani evrenin ana maddesi olan “ilk nedeni” bulma arayışında farklı maddeler öne sürmüştü.

Thales, “evrenin ana maddesi nedir?” sorusuna “sudur” cevabını vermişti. Cevabını ise aşağıdaki üç varsayımıyla destekliyordu:

  • Evrenin temel maddesi tek bir element olmalıdır.
  • Bu tek element, gözlemlenebilir bir şey olmalıdır.
  • Aynı zamanda dönüşebilme özelliğine sahip olmalıdır.

Su, bu özelliklere bakılınca makul bir seçimdi. Çünkü su ısıtıldığı zaman buhar(gaz), soğutulduğu zaman buz(katı) oluyordu. Bu bağlamda su, hem değişebilme özelliğine sahip olup hem tek bir maddeydi. Ayrıca gözlemlenebilirdi.

Anaksimandros ise, evrenin bir ana maddesinin var olması gerektiği konusunda Thales’e katılmakla birlikte bu elementin gözlemlenebilir olduğunu düşünmüyordu. Anaksimandros’a göre her şeyin temeli sınırsız, sonsuz olarak nitelediği apeiron isimli bir tözdü. Bu temel madde Thales’in “tek madde” görüşüne uyuyordu fakat gözlemlenebilir değildi. Daha ziyade varlığı, gözlemlenebilir fenomenleri izleyerek anlaşılabilirdi.

Anaksimenes’in Arkhesi : Evrenin Ana Maddesi Havadır

Anaksimenes de tıpkı Thales ve Anaksimandros gibi evrenin temel maddesinin ne olduğuna ilişkin bir arayışa girmişti. Evrenin işleyişini kontrol eden tek bir element olduğu konusunda emindi. Anaksimenes’e göre evrenin ana maddesi havaydı. Her şey, farklı yoğunluk seviyelerinde de olsa havadan oluşuyordu. Havanın sonsuz olma özelliği ve daimi hareketi ona, başka bir şey tarafından yaratılmadan her şeyi yaratabilme özelliği veriyordu.

Burada şunu da ifade edelim ki Anaksimenes, diğer filozoflardan ayrı olarak, insan ruhu ile madde arasında bir geçiş elementi bulmayı da amaçlamıştı. Hava, hem insana bir nefes ya da “ruh” veriyor hem de kendisini çeşitli doğal varlıklara dönüştürebiliyordu. Bu bağlamda Anaksimenes, hava elementini pneuma yani “hayat veren nefes” olarak tanımlayan ilk filozoftur. Kendisinin de bu konuda dediği gibi:

Havadan oluşan ruhumuz nasıl bizi bir arada tutuyorsa pneuma ve hava da bütün evreni kuşatıyor ve koruyor.

Anaksimenes Neden Hava Dedi?

Anaksimenes’in evrenin temel maddesinin hava olduğunu söylemesinin altında yatan ana sebep, dünyadaki su döngüsünün varlığına ilişkin gözlemleri ve havanın yoğunlaşma ve seyrekleşme süreciydi. Hava, farklı derecelerde yoğunlaşabildiği için farklı maddelere bürünüyordu. Örneğin Anaksimenes’e göre hava, yoğunlaştığı zaman rüzgara dönüşüyordu. Rüzgar ise sonradan bulutlar oluşturuyor ve nihayet bulut da yoğunlaşarak yağmura dönüşüyordu.

Ayrıca yoğunlaşan hava soğudukça, yeryüzündeki kayaları ve Dünya’yı da oluşturmuştu. Çünkü Dünya da havanın yoğunlaşmış bir formuydu. Öte yandan seyrekleşme, havanın genleşmesine sebep oluyor; ısınan hava böylece ateşe dönüyordu. Anaksimenes bu şekilde bütün madde formlarının oluşumunu, havanın yoğunlaşması ve seyrekleşmesi olgusuyla açıklayabiliyordu.

Anaksimenes ve Astronomi

Dünyadaki her şeyin havadan meydana geldiğini söyleyen Anaksimenes, şimdi bu teoriyi Dünya’nın ve diğer gök cisimlerinin kökenini ve doğasını açıklamak üzere kullanıyordu. Anaksimenes’e göre hava, yoğunlaşarak masaya benzer düz bir Dünya oluşturuyor ve Dünya, tıpkı havada uçan bir yaprak gibi davranıyordu.

Hava, benzer bir yoğunlaşma süreciyle Güneş ve yıldızları da oluşturuyor ve bu cisimler, hareketleri nedeniyle parlak bir görünüme sebep oluyordu. Ay ve Güneş de tıpkı Dünya gibi, sonsuza kadar uzanan hava içinde yüzüyordu. Fakat aksine yıldızlar, Dünya ve Güneş gibi hava içinde yüzmüyordu. Anaksimenes, yıldızların şeffaf bir küreye yapışık bir halde olduğunu düşünüyordu.

Anaksimenes-dünya-görüşü
Görsel: Anaksimenes Dünya’nın düz olduğuna inanıyordu.

Anaksimenes’in hava ve evren arasında kurduğu bu ilişki, nefes ile insan arasındaki ilişkiyle aynıdır. Bu nedenle Anaksimenes, evreni insanın bir makro versiyonu olarak görmüştü.

Anaksimenes, Ay ve Güneş’in de Dünya gibi düz bir yapıda olduğunu söylüyordu. Güneş’in hareketine ilişkin teorisinde ise Güneş battığı zaman Dünya’nın “altından” geçmiyordu. Daha ziyade Dünya etrafında döndükçe Dünya’nın çevresini kaplayan dağlar tarafından görülmesi engelleniyordu.

Anaksimenes’in Doğa Olayları Hakkında Düşünceleri

Anaksimenes, Dünya üzerinde gerçekleşen diğer doğa olaylarına ilişkin sebepler bulmak amacıyla da gözlem ve akıl yürütme tekniklerini kullanmıştı. Örneğin depremlerin, yerin derinliklerinde nem eksikliği nedeniyle oluştuğunu iddia ediyordu. Çünkü nemin yokluğu, yer katmanlarını kurutarak çatlamasına ve nihayetinde depreme sebep oluyordu.

Benzer bir şekilde bir diğer doğa olayı olan yıldırım da rüzgarın bulutları şiddetli bir şekilde dağıtması nedeniyle gerçekleşiyordu. Dağılan bulutlar da parlak, ateş benzeri bir yıldırım meydana getiriyordu. Gökkuşağı ise yoğun olarak sıkışan havaya, Güneş ışınlarının dokunmasıyla ortaya çıkıyordu.

Tanrı Olarak Hava

Kendisinden önce yaşamış Thales ve Anaksimandros gibi Anaksimenes de doğa olaylarına yönelik ilahi olmayan bir açıklama arayışına girmişti. Anaksimenes şunu iddia ediyordu: Havayı yaratan bir tanrı yerine, tanrıları yaratan bir hava vardı. Eğer evrendeki olaylar, havanın yoğunlaşması ve seyrekleşmesinin bir sonucu olarak meydana geliyorsa ya da evrenin işleyişini bu süreçler açıklıyorsa o zaman doğaüstü varlıklara gerek de yoktu.

Cicero(M.Ö 106 – 43) Doğa Üzerine adlı eserinde de bu görüşü doğruluyor:

Anaksimenes havanın var olduğunu ve her zaman hareket halinde olduğunu söyleyerek onun bir tanrı olduğunu ilan etti.

Anaksimenes’in Felsefi Görüşleri ve Diğer Filozoflara Etkileri

Anaksimenes sadece doğa fenomenlerini doğal olaylara bağlayarak açıklama girişiminde bulunmamış, bir de bu olaylara sebep olan olguları deney ve gözlemle de açıklamaya çalışmıştır. Örneğin, ağzını geniş bir şekilde açıp eline nefesiyle üflediği zaman, bu nefesin sıcak bir hava ürettiğini gözlemlemişti. Fakat aynı deneyi ağzını biraz kapayacak şekilde yaptığı zaman nefesinin soğuk olduğunu fark etti.

Bu gözlemler Anaksimenes’in, sıcak havanın seyrekleşme ve genişleme nedeniyle olduğuna, soğuk havanın ise yoğunlaşma ve sıkışma nedeniyle oluştuğuna inanmasını sağladı. Gerçi her ne kadar günümüzde bunun tam tersinin doğru olduğunu bilsek de burada önemli olan nokta, Anaksimenes’in deney ve gözlem yaparak olayları açıklama yöntemidir.

Bir de verdiği analojiler ile evren ve insan arasındaki benzerliği ortaya koymaya çalışarak, Dünya’daki aynı doğa kanunlarının göklerde de geçerli olduğu düşüncesini aktarmaya çalışmıştır. Anaksimenes’den yaklaşık 2000 yıl sonra Isaac Newton ise bir başka açıdan evren ile Dünya’daki doğa kanunlarının aynı olduğunu Evrensel Kütleçekim Yasası’nı bularak kanıtlayacaktı.

Milet Okulu’na mensup filozofların(Thales, Anaksimandros ve Anaksimenes) yaşadığı dönemde geliştirdiği felsefi anlayış geride kalırken, arkalarında cevaplanmayan bir çok soru da bırakmışlardı. Bu sorular da Pisagor, Parmenides, Heraklitos ve Demokritos gibi birçok önemli filozofun aynı düşünce çizgisi üzerinde görüşler geliştirmesini sağlamıştır.

Özellikle Heraklitos ve Pisagor’un dünya görüşleri de kendisinden sonra yaşamış neredeyse bütün filozofların felsefi sistemine etki edecek olan Platon’un düşünce sistemine etkide bulunmuştur.

Kaynaklar:

1- Wikipedia, “Anaximenes of Miletus

2- History-biography, “Anaximenes

3- Famous Philosophers, “Anaximenes

4- World History Encyclopedia, “Anaximenes

5- New World Encyclopedia, “Anaximenes of Miletus

Leave a Reply